DEVAM: 22- Nebi
(s.a.v.)'in, Ashabıyla Hac için ihrama Girmesi, Kurban Getirmeyenlerin Bunu
Umreye Çevirmesi ve Bu Konudaki ihtilaflar
14. Suraka b. Malik
- - (-)
11332 (1)- Surab der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Umre ile hac kıyamete kadar
birbirine girmiştir'' buyurdu. Veda haccını da hacc-ı kıran olarak (umre ile
haccı bir ihramla) yaptı.
[Hasen]
Diğer tahric: Tahavi,
Şerh meani'l-asar'da (2/154) rivayet etti.
11333 (2)- Suraka b.
Malik b. Cu'şum der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vadide
(Zul-Huleyfe'de): ''Umre ile hac kıyamete kadar birbirine girmiştir'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Mace
(6595) rivayet etti.
11334 (3)- Su rab b.
Malik b. Cu'şum der ki: "Ey Allah'ın Resulü! Bu şekilde (hac ile birlikte)
yapacağımız umre, sadece bu yıla has bir şey mi yoksa sonsuza kadar geçerli mi
kalacak?" diye sorduğumda, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Aksine sonsuza kadar öyle kalacak'', buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai
(5/178) rivayet etti.
11335 (4)- Surab b.
Malik b. Cu'şum der ki: "Ey Allah'ın Resulü! Bu şekilde (hac ile birlikte)
yapacağımız umre, sadece bu yıla has bir şey mi yoksa sonsuza kadar geçerli mi
kalacak?" diye sorduğumda, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sonsuza
kadar öyle kalacak'', buyurdu.
[Sahih]
15. Sebre b. Ma'bed
el-Cuheni
- - (-)
11336 (1)- Rabi' b.
Sebre, babasından bildiriyor: Veda haccı için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ile birlikte Medine'den yola çıktık. Usfan'a ulaştığımızda Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Umre ile hac birbirine girmiştir'' buyurdu.
Suraka b. Malik -veya Malik b. Suraka; ismi konusunda ravi Abdulaziz tereddüt
etmiştir-: "Ey Allah'ın Resulü! Bize henüz bugün doğmuşuz gibi öğret! Umre
ile haccın birbirine girmesi sadece bu yıl için midir, yoksa sonsuza kadar öyle
mi kalacaktır?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Bilakis sonsuza kadar öyle kalacaktır'' buyurdu. Mekke'ye vardığımızda
Kabe'yi tavaf ettik, Safa ile Merve arasında sa'y yaptık. Sonrasında Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadınlarla mut'a (evliliği) yapabileceğimizi
söyledi. Daha sonra yanına gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Belli bir
süreliğine olmadıktan sonra kadınlar kabul etmiyor" dediğimizde: ''0 zaman
öyle yapın'' buyurdu.
Bunun üzerine bir
arkadaşımla birlikte kadın aramaya çıktık. Her birimizde bir hırka vardı. Bir
kadının yanına girdik ve birimizle evlenmesini teklif ettik. Kadın arkadaşımın
hırkasına bakınca benim hırkadan daha güzel buluyor, ancak bana bakınca beni
arkadaşımdan daha genç görüyordu. Sonunda: "Onun hırkasının yerine bunun
hırkasını alınm" dedi ve beni seçti. Bendeki hırka karşılığında onunla on
günlüğüne evlendim ve o gece yanında kaldım. Diğer gün sabah Mescid'e
geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minberin üzerindeydi ve:
''Her kim bir sÜreliğine bir kadınla evlenmişse bedel olarak belirlediği
miktarı ona versin ve geriye kalam almasın. Sonra da ondan ayrılsıni zira Allah
böylesi bir nikahı (mu(ayı) size kıyamete dek haram kıldı'' buyuruyordu.
[-Sahih-]
Diğer tahric: Ebu Davud
(1801) ve Darimi (1857) rivayet ettiler.
17903 (9)'da tekrar
edecektir.
11337 (2)- Rabi' b.
Sebre el-Cuheni, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ile birlikte hac için çıkmıştık. Umremizi yaptıktan sonra Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kadınlardan faydalanabilirsiniz'' buyurdu. Biz
de faydalanmayı evlenme olarak görüyorduk. Kadınlarla evlenmeyi teklif ettik,
ama belirli bir süreliğine olmadıktan sonra evlenmeyi kabul etmediler. Durumu
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e anlattığımızda: ''0 zaman öyle yapın''
buyurdu.
Bunun üzerine
amcaoğullarından biriyle birlikte kadın aramaya çıktık. Her birimizde bir hırka
vardı. Onun hnkası benimkinden daha yeniydi, ama ben ondan daha gençtim. Bir
kadının yanına girdik ve birimizle evlenmesini teklif ettik. Kadın benim
gençliğimi, amcaoğlumun da hırkasını beğendi. Sonunda: "Onun hırkasının
yerine bunun hırkasını alırım" dedi ve beni seçti. Bendeki hırka
karşılığında onunla on günlüğüne evlendim ve o gece yanında kaldım. Diğer gün
sabah Mescid( -i Haram)'a geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
kapı ile Hacer-i Esved arasındaydı ve: ''Ey insanlar! Kadınlardan faydalanmanız
için sizlere izin vermiştim. Ancak Allah böyle bir nlkahı (mutayı) size
kıyamete dek haram kıldı. Her kimin yanında böylesi bir kadın varsa onu serbest
bıraksm ve ona verdiğinden bir şey geri almasın'' buyuruyordu.
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim
(3400-06), İbn Mace (1962) ve Nesai (6/126) rivayet ettiler.
17902 (8)'de tekrar
edecektir.
16. Ebu Talha Zeyd b.
Sehl
- - (-)
11338 (1)- İbn Abbas der
ki: "Ebu Talha'nın bana bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) hac ile unıreyi bir arada yapmıştır."
[Sahih]
11339 (2)- İbn Abbas der
ki: "Ebu Talha'nın bana bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) hac ile umreyi bir arada yapmıştır.,
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Mace
(1416, 1419) rivayet etti.
17. Abdullah b. Amr
(r.a.)
- - (-)
11340- Amr b. Şuayb,
babasından, o da dedesinden bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) (müşrikler tararafından) haccına izin verilmez endişesiyle hac ile
umreyi birlikte (hacc-ı kıran) yaptı ve: ''Şayet haccı yapamazsakı umre yapmış
oluruz'' buyurdu.
[-Sahih-]
Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid'de (3/235, 236) der ki: "Hadisi, İmam Ahmed mürsel olarak
rivayet etmiştir. İsnadında yer alan Yunus b. el-Haris isimli kişiyi İbn Hibban
ve başkaları tevsik etmişlerdir. Ahmed ve başkaları ise zayıf addetmiştir.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Veda Haccında olmasına rağmen
"Beytullah'dan mahrum edilme endişesiyle" şeklindeki ifadenin ne
anlam ifade ettiğini anlayamadım. Her şeyin en doğrusunu bilen Yüce
Allah'dır."